Hayat bazen ne kadar acımasız olabiliyor bunu zaman zaman anlıyor insan, yada acımasız olan hayat değilde bizler miyiz acaba? Sonuçta hayatta insanlar oldukça süregelen bir olgu bu insanlar olmasa hayatta olmaz zaten...evet evet sanırım hayatı acımasız hale getiren de bizleriz yaşanası hale getiren de bizler ...Peki o zaman neden bazı şeyleri yaşamak zorundayız neden bazı şeyler biz istemesek de canımızı acıtmak zorunda, nasıl ki bazı şeyler beklenmedik anda bizi mutlu ediyorsa bunlarda olacak değil mi? Mutluluğa gelince sorgulamadan kabul ediyoruz ama mutsuzluk ve hüzün olduğunda sorguluyoruz bunu neden biz diyee ama insanız işte hep kötüleri görüp neden biz diyoruz ama iyi birşey olduğunda neden biz demiyoruz çok rahat ve kolayca kabulleniyoruz bu mutluluğu içimiz içimize sığmıyor.Ama hüznü sineye çekemiyoruz olmuyor, başaranlarda vardır elbet ama ne kadar başarırsan başar hüzün maalesef tamamen sineye çekilmiyor canını çok acıtıyor insanın,kalbini sızlatıyor, gözlerini yaşlar içinde bırakıyor...
Peki ya sevinç, peki ya mutluluk onda da insanın içi içine sığmıyor, onda da paylaşması gerekiyor, onda da bazen sevinçten gözleri ıslanıyor belki de bu ikisi kardeştir ne dersiniz...bence olmayacak şey değil ...
Biz miyiz hayatı yöneten yoksa hayat mıdır bizlerin yaşantısına yön veren?İlk bakışta ne kadar da karmaşık öyle değil mi?Sorunun cevabı da karışık zaten kendisi gibi... Değişik zamanlarda bunların ikisi de oluyor aslında.bazen elimizde olmayan nedenlerden dolayı hayat bizi yönetiyor, bazen de iyi ya da kötü biz yön veriyoruz buna.İşte buna kader deniyor...Kader aslında biraz da bizim elimizde tabii ki bazı şeyler önceden belirlenmiş ve olması gerektiği gibi devam ediyor ama bazılarını da biz yönetiyoruz seçimlerimizle...Tabii ki hep olmasını istediğimiz şey iyi olanların olması ama bazen kötü şeylerde oluyor hayatta ve bunun tek suçlusu kader denen olgu değil bence bizleriz biraz da...
Düşünüyorum bazen hayatta yapmalıyım dediğim şeyleri, yaptığımda mutlu olacağım şeyleri neden erteliyorum acaba.Bazen şartlar öyle gerektiriyor, bezen de sırf tembellikten yapmıyoruz içimizden gelen sesin dediklerini...Belki de yapsak ya da yapabilsek herşey çok daha farklı olacak olaya bu yönden bakınca daha da karmaşık bir hal alıyor elbet, neden mi ; çünkü bazen bizim için iyi olan veya bizim iyi olacağını düşündüğümüz şeyler kötü sonuçlar doğurabiliyor bazen de tam tersine kötü olacak dediklerimiz iyi oluveriyor.bazen de dediğimiz çıkıyor...Hayat sürprizlerle doludur diyorlar yaa gerçekten de öyle sanırım...
Hayatın bize getirdiği bizi mutlu eden olgularda var, bizden götürüp bizi mutsuz eden olgularda var maalesef...Hep tatlı, güzel ve harika olmuyor herşey, bazen çok kötü olabiliyor.Kimi zaman çok mutlu oluyoruz hatta tabiri caizse mutluluk sarhoşu oluyoruz..fakat kimi zamanda herşey üst üste geliyor ne yapacağımızı şaşırıyor hayattan umudumuzu kesiyoruz hep böyle devam edecek sanırken bir bakıyoruz ki düzeliveriyor herşey...her gecenin bir sabahı vardır yaa evet var elbet güneş doğuyor hayatımıza bazen gece biraz uzun sürüyor güneş doğmak bilmiyor gibi geliyor ama eninde sonunda hayat devam ettikçe o güneş hep doğuyor geç de olsa...
Kimsenin hayatı dört dörtlük değil elbet, herkesin kendine göre sorunları, düşünceleri var.Ateş düştüğü yeri yakıyor belki de belli bir yerden sonra...Çok güzel bir denge var hayatta çoğu zaman anlayamadığımız belki de ama denge mutlaka var...Eğer denge olmasaydı biz çoktan alt üst olurduk,dayanma gücümüz olmazdı kolayca yenilirdik hayatın karşısında,ezilirdik,yıkılırdık ama madem bunlar olmuyor bir süre sonra asla unutamayız dediğimiz şeyleri dahi unutabiliyoruz yada dinmez dediğimiz acılarımız hafifliyor demek ki bir denge var.belki bunu anlayamıyoruz çoğu zaman ama o denge bizi ayakta tutuyor...
Ama yine de acısıyla tatlısıyla kii acı olmazsa belki de tatlının kıymetini anlayamayız kimbilir...Hayat herşeye rağmen devam ediyor ve herşeye rağmen hayat yaşamaya ve yaşatmaya değer....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder